Öne Çıkan Yayın

Kitap Yorumum : Gösteri Peygamberi

9 Ocak 2021 Cumartesi

Kitap Yorumum: Tut Ki Seni Seviyorum

  Hayatınıza giren insanların, arkadaşlarınızın, ailenizin yüzünü unuttuğunuzu düşünebilir misiniz ? Yanınıza gelen arkadaşınızı her seferinde ilk defa görüyormuş gibi baktığınızı hayal edebilir misiniz ?  Peki bunu yaşayan insanların olduğunu ve adına prosopagnozi hastalığı tanısı koyulduğunu biliyor muydunuz ? Ben bilmiyordum Jack Masselin ile tanışana kadar.. Jack Masselin bir lise öğrencisi ve insanların yüzünü bir kere gördükten sonra bir daha hatırlayamıyor. Kişilerin belirgin özellikleri varsa mesela yüzünde çilleri, saç rengi, aşırı uzun boyu, yüzünde belirgin lekesi v.s bu şekilde o insanları hatırlamaya çalışıyor. Annesi, babası ve kardeşleri dahil herkesi tanımakta ve hatırlamakta çok fazla zorluk çekiyor. Bu durum sosyal hayatını oldukça fazla etkiliyor. Şimdiye kadar yüzünü net hatırladığı hiç kimse yok hayatında.
 Libby Strout.. Küçük yaşta annesini kaybettikten sonra ,tahminimce duygusal açlıktan dolayı, kendini yemeklere vurmuş ve durmaksızın kilo alan bir kız. En son aldığı kilolar yüzünden evinden vinçle çıkarılmak zorunda kalıp tüm gazete manşetlerinde yer alan bir kız hatta. Vinçle çıkarıldıktan sonrada uzun bir kilo verme durumu ile uğraşıp belli oranda kilo versede hala iri ve büyük bir kız. Liseye asosyalliğinden kurtulmak için başladığında tek hayali dans kızlarının arasında olup onlarla dans etmektir çünkü Libby bildiğiniz sıradan şişman biri değil o harika bir dansçı! Okulda başladığında olaylar umduğundan daha farklı gelişecek ve Libby özgüveni ile tüm okula ders vermeyi başaracak. 
  Kitapta beni en çok etkileyen nokta son söz oldu. Son sözde yazar bu kitabı kaleme alırken aslında gerçekten prosopagnozi hastaları ve bu hastalıkla ilgilenen doktorlardan birebir yardım almış. Ben okurken kitabı yaşadım özellikle Jack Masselin bölümlerinde sanki gerçekten o an Jack gibi hissettim kendimi bununda nedenini son sözde öğrendim. Aksi takdirde bu kadar gerçekçi bir kitap olamazdı sanırım. Bu konuda yazarı tebrik etmek gerek gerçekten. Zaten Libby hakkında yardım alması gerekli olmamış çünkü kendide böyle bir dönem yaşamış oradan bilinçli olduğu için Libby için yazdıklarıda oldukça etkileyici ve gerçekçiydi..
   Kitabı okuduğumda kilolu biri olduğum için üzgün hissettiğim bir dönemdeydim. Libby ile tanışınca aslında özgüvenli olmanın kiloyla değil mantık ve kendini sevmekle alakalı olduğunu anladım. Kitabı okurken "ben buradayım ve isteniyorum" cümlesini aklıma kazımam gerektiğini kavradım yapabildin mi diye sormayın yapamadım. Aslında kitap gerçek anlamda insanları hatırlarken kusurlarıyla değil onların güzel yönleriyle hatırlamamız gerektiğini bize bastıra bastıra anlatmış. Toplumsal olarak insanları kategorize etmeye bayıldığımız için bu tarz ne kadar kitap okursak okuyalım kategorize etmekten vazgeçen 3-5 kişiden daha fazlası olamayacağız. Her insanın dış görünüşüne değil yaptıklarına ve yapacaklarına bakmayı öğrendiğimiz zaman daha faydalı bir haline gelebiliriz. İnsanları kusurları ile sevebileceğimiz günleri görebilmek ümidiyle, keyifli okumalar..
 

3 yorum:

  1. Çok güzel anlatmışsın aşırı heyecanlandım meraklandım listeme kesinlikle aldım :)

    YanıtlaSil
  2. hımmm duymadığım bir hastalık, saol yaa okunur buuu :)

    YanıtlaSil
  3. Kitabın konusu güzel gözüküyor ilgimi çekti :) Teşekkürler 🌸

    YanıtlaSil