Öne Çıkan Yayın

Kitap Yorumum : Gösteri Peygamberi

26 Şubat 2019 Salı

Kitap Yorumum : Nar Ağacı

 Bir kitabın daha sonuna geldik. Hayatımda uzun süredir böyle elimde kalan bir kitap yok sanırım. Tam olarak 106 günde okuyup bitirdiğim Nazan Bekiroğlu'na ait Nar Ağacı kitabı sadece 530 sayfaydı. Biraz sınav haftalarıma denk gelmesi üstüne evime temelli dönmem gibi sebeplerden ötürü oturupta bitiremedim bir türlü. Aslında 3-5 sayfa fırsat buldukça okusamda kitabı yarım bıraktığım için olay örgüsünü anlamam biraz geç ve zor oldu ne yazık ki. Kitapla nerede karşılaştığımızı soracak olursanız kendisini aslında erkek arkadaşıma ay dönümü hediyesi olarak takdim etmiştim. Fakat olay kurgusu çok karışık olduğu için yarım bıraktı bende "bana gönder ben okurum" diye öne atılınca kendisi hemen kargoladı sağolsun.  
  Kitaba gelecek olursak şöyle ufaktan girelim konuya. En başta bu yazarın okuduğum ilk ve tek kitabı ve kendisini de ne duydum ne rastladım. Kitapta yazarımız Trabzon, Tiflis ve Tebriz arasında geçen bir yolculuğu konu almış. Ananesi ve dedesinin geçmişini araştırmak için yola koyulan genç bir kadının hikayesi. Bu yolculuk esnasında tüm rastladığı izlerde o izlerin içine girerek yaşayan o dönemde halkın neler çektiğini, psikolojik ve sosyolojik olarak birebir gören bir kadın.Tarihte yaşanmış savaşları, göçleri, acıları birebir hisseden biri...
  Kitapta asıl kahramanımızın fotoğrafların içine girerek o anı yaşaması gerçekten en garip olanı buydu. Tüm kahramanların hemen arkasında bir nefes uzaklığında ama kimse onu görmedi. Oysa ne çok isterdi ananesi ve dedesinin onu görmesini... 
 Kitap okurken bitmesini istersiniz bazen ama ben en çok bu kitabın son yüz sayfasında bitmesini hiç istemedim çünkü dedesi ve ananesinin aşkı o aralıkta başlıyor. Kilometrelerce öteden aşkını içine atan bir beyzadenin yolculuğu Trabzon'da sadece İstanbul'a gidecek kadar para kazanmak istediğinde sonlanmaya başlıyor fakat o hiç vazgeçmedi İstanbul'dan. Zehra Hatun'u görene kadar...  Zehra... Savaşın ortasında önce abisini savaşa uğurlayan ardından kendi evinden savaş yüzünden kalkıp İstanbul'a giden küçük bir kız. 2 senede o küçük kız kocaman bir kadın oldu abisinin öldüğünü ve hayata tutunması gerektiğini öğrendi. 
  Tüm geçmişini öğrenmek isteyen kahramanımız gittiği her yerde yaşadıklarını bir güzel yazdıktan sonra tüm hikaye ortaya çıkmış oluyor. Eğer tarih ve aşk konulu bir kitap okumak isterseniz bu güzel betimlemelerle dolu kitabı öneririm. Fakat ufak bir tavsiye kitabı okurken 24 saatten uzun bir süre ara vermeyin yoksa olay akışını unutmanız mümkün olabiliyor.
 Sevgilerimle, esen kalın...



6 yorum:

  1. Severek okumuştum bu kitabı. Tabi önceden uyarmışlardı, ilk yüz sayfada sıkılırsın ama gerisi güzel diye. Yoksa bırakırdım sanırım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Beni kimse uyarmamıştı ve çok sıkılmıştım malesef.

      Sil
  2. Bitmesi istenmeyen bir kitapsa okunur.
    Hemen not alıyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İlk yarısı çok sıkıcı ama belirtmek gerek :)

      Sil
  3. Notuma aldım... Teşekkürler!!! 😊

    YanıtlaSil
  4. ağır ama ilerleyince iyiiii ama tabii tam edebiyat yaniii. nerdesin sen ayol :)

    YanıtlaSil